Tek Kanatlı Bir Kuş

Anadolu insanına karşı duyduğu sevgiyi en iyi şekilde eserlerine taşımayı başaran Yaşar Kemal, karakterleri arasında ayrım yapmaksızın, mücadele ve iyi niyet gibi kavramları eserlerinde işlemiştir. Kendi döneminin aynası niteliğinde sayılabilecek eserleriyle dünden bugüne en sevilen ve beğenilerek okunan yazarlar arasında yer almaktadır. “Tek Kanatlı Bir Kuş” adlı eserinde de anlattıkları Anadolu insanının kendisidir aslında.

“Dağ düşüyor Yokuşlu’nun üstüne. Kimse yaklaşamıyor oraya. Dağ evleri, kayaları ezip geçiyor her gün her gün. Kimse yaklaşamıyor o kasabaya.”

Eserde kuş uçmaz kervan geçmez bir kasabaya çıkan tayini sonucunda posta müdürü olarak giden Remzi Bey’in başından geçen olaylar anlatılmaktadır. Bu ıssız ve terk edilmiş kasabaya gelen Remzi Bey’e eşi Melek Hanım da eşlik etmektedir. Remzi Bey görev yerine gitmek için telaşlı ve bir o kadar da gelişen olaylar karşısında tepkisiz olurken, Melek Hanım becerikli ve bulduğu çözümlerle sorunları kolaylaştıran bir yapıya sahiptir.

“Hiçbir şey duymuyor, düşünmüyordu. Korkunun ötesinde bir korku, ürküntünün ötesinde bir ürküntüdeydi.”

“Tek Kanatlı Bir Kuş” karakterlerin üzerinde hakim olan KORKU kavramını etkili bir şekilde okuyucuya da yansıtmaktadır. Sembolik bir kavram ve imgelem yüklü eserde, keşfedilememiş ve bilinmeyenlere karşı geliştirilen korku duygusunu aktarmaktadır. Korkuyu beklemenin, korkudan korkmanın en iyi anlatıldığı eserlerin arasında yer almaktadır.

Toplum çok iyi bir gözlemcisi ve yansıtıcısı olan Yaşar Kemal, o dönemde yaşanan gurbetçi furyasını da eserinde işlemiştir. Özellikle kitapta yer alan ‘Alamancı’ Zeliha’nın sözleri ve olaylara tepkileri bunun en güzel örneği olarak karşımıza çıkmaktadır.

Akıcı ve sade diliyle Yaşar Kemal, okuru kendisine çekerek olay örgüsü içerisinde kaybolmasına yardımcı oluyor. Yaşar Kemal ve korku üzerine yazdığı Tek Kanatlı Bir Kuş en fazla önerilen kitaplar arasında yer almakta ve severek okunmaktadır.