Türkiye’de Sınıf Geçmek, Sınıfta Kalmaktan Zor!
Bakan, sınıfta kalınmadığı için eğitimde önemli ölçüde seviye düşüklüğü olduğunu söyledi ve ekledi: 2020-2021 öğretim yılından itibaren ortaokul ve liselere yeniden sınıf tekrarı gelecek.
Türkiye’de sınıf geçmek, sınıfta kalmaktan zor. Sistem, “4 işlem bilmeden” lise bitiriliyor. Sınıfta kalmak kalkmıştı ancak geri gelecek. Bakan Selçuk, 2020-2021 eğitim-öğretim yılından itibaren ortaokul ve liselerde sınıfta kalmayı yeniden getireceklerini belirtti, aksi halde eğitimde kalitenin daha da düşeceğine işaret etti.Türkiye’de sınıf geçmek zor olsa da öğrencilerin ders çalışması gerektiğinin farkına varması gerekli.
Okullarda ders sayısının azaltılması yönünde de çalışmalar yapıldığını belirten Selçuk, öğrencinin fazla dersler nedeniyle konularda yüzeysel kaldığını söyledi. Selçuk, ders sayısı azaltılmış sistemin pilot olarak uygulanacağını ve sonuçlara göre sistemde köklü değişikliklere gidileceğini bildirdi.
FIRSAT EŞİTLİĞİ
Bakan Selçuk, dijital eğitim platformu olan Eğitim Bilişim Ağı (EBA) ile eğitimde fırsat adaleti sağlanacağını söyledi. Bakan açıklamasını şöyle sürdürdü: “EBA, yaklaşık 18 milyon öğrenci, 1 milyon öğretmen ile velilerin kullanımına açıldı. Okul öncesinden 12. sınıfa kadar öğrenci ve öğretmenin öğrenme yolculuğuna eşlik eden 1.600’den fazla ders ve 20.000’in üzerinde zengin, güvenilir ve etkileşimli içerik sunuyor. EBA, doğru kullanıldığında öğretmenin en büyük yardımcısı, öğrencinin okul dışında da elinden tutan bir öğretmen gibi. Türkiye’nin her yerinden öğrenci ve öğretmenlerimiz EBA’ya giriş yapacak.”
ÖĞRENCİ ARTIŞI
Eğitim sisteminde yapılan değişiklik nedeniyle, gelecek öğretim yılında, liselere başlayacak öğrenci sayısında yaklaşık 500 bin civarında artış beklendiğini, bu öğrencilerin yerleştirilmesiyle ilgili mevcut kapasitenin daha iyi yönetilmesi için çaba gösterdiklerini belirten Selçuk, şunları söyledi: “Sınıfların yeniden organizasyonunu yapıyoruz. Bu konuda prensipler ortaya konuldu.
İl müdürleriyle yapılan toplantılarda her ilin analizi gerçekleştirildi. Yarım kalan okulların yeni öğretim yılı başına kadar tamamlanması ve yapımlarının hızlandırılması hedeflendi. Meslek liselerindeki dönüşümle bazı okulların bölümlerinin kaldırılması yeniden gözden geçirilecek. İllerde hayırseverlerle toplantılar düzenleyip okul yapmalarını isteyeceğim.”
YÜZDE 10’U ALINACAK
Geçen yıl liselere sınavla 120 bin öğrencinin alındığını hatırlatan Bakan Selçuk, bu yıl sınava katılacak öğrenci sayısının yüksek olacağı için velilerde ve öğrencilerde, 120 bin öğrenci alınması halinde bu 120 bin kişinin arasına nasıl gireceğiz stresi yaşadığını belirtti. Selçuk şunları söyledi:
“Velilerimiz rahat olsun. Biz, 120 bin öğrenci olarak değil, yüzde 10 öğrenci yerleştireceğiz diye bakıyoruz. Yüzdelik dilim önemli. Okullarımızda 120 bin kişilik kontenjan var diye 120 bin öğrenci alacağız diye bakmıyoruz. Geçen yıl yüzde 10 civarında aldıysak, bu sene de sınava katılmasını beklediğimiz 1 milyon 600 bin öğrenci arasında yüzde 10’unu alacağız.” Bakan, merkezi sınavla liselere öğrenci alımında geçen yıla göre azalma olmayacağını, çocukları asla mağdur etmeyeceklerini, buna göre kontenjanların hazırlandığını anlattı. Bakan, 20 bin civarında yeni öğretmen alınacağını da söyledi.
SINAV SORULARI
Liseye geçişte sisteminde bir değişiklik olmayacağını, ancak soru şeklinde bazı düzenlemelere gidileceğini ifade eden Selçuk, “Liseye giriş sınavında o soruları yapmak isteyenlerin kitap okuması ve okuduğunu anlaması gerekiyor” dedi. Bakan, kitap okuma oranında da yükselme olduğunu memnuniyetle gördüklerini, sınav sistemine yansıyacak düzenlemeler nedeniyle gelecek yıl okuma oranının daha da artacağını anlattı.
KİŞİYE ÖZEL MÜFREDAT
Her ilde ölçme ve değerlendirme merkezleri kurulduğunu, Öğretmen eğitiminin uluslar arası standartlara yükseltilmesinin de esas olduğuna değinen bakan sözlerini şöyle sürdürdü: “ Her öğrencinin ilgisini, becerisine göre ekranını kişiselleştireceğiz.
Kişiye özel müfredat ve sınav gelecek. Türkiye’nin deneyimli hocalarını davet edip bir yıl stüdyo çekimi yaptırdık. Öğrenci, hangi hocayı, hangi dersi internetten, cep telefonundan dinlemek istiyorsa, soru yöneltmek istiyorsa soracak ve cevabı da gelecek. Burada amaç, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamaktır. İstanbul’daki öğrenci ile Şırnak’taki öğrenci arasında hiçbir fark olmayacak.”
TÜRKÇE’YE ÖZEL ÖNEM
İlkokul ve ortaokullarda Türkçe okuma, konuşma, yazma ve dinleme becerilerine bakılacağını anlatan Bakan Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dil becerileri üstüne kurulacak matematik, Türkçe ve hayat bilgisi derslerinin hepsinin iç içe geçtiği çocuğumuzun oyun oynayabilmesi, atölyelerde problem çözebildiği bir sistem.
Sadece A, B, C diyerek yukarı çıkan bir çocuk istemiyoruz. İlkokul 1’de mühendislik atölyesini, drama atölyesini, sanat atölyesini, tarım atölyesini gören çocuk istiyoruz. Bu şekilde de atölyelerle dersler iç içe geçecek. Teori ve pratiğin bir araya getirildiği, sanat., bilim. Kültür, spor ve yaşam ana temalarıyla oluşturulmuş 11 farklı model ile tasarım beceri atölyelerimiz olacak.